Sinematik Video Gerçekleri

0 Shares

Sinematik Video Gerçekleri

Sinematik video ya da sinematik video modu gibi kavramları her geçen gün daha fazla duyar olduk. Bunun nedeni tabi artık aynasız kameraların ve mobil telefonların video özelliklerini vurgulayarak yaptıkları pazarlama faaliyetleri olabilir. Ama işin aslı video çekmeye yeni başlayanların izleyip hayran oldukları filmlerdeki gibi görüntülere ulaşma arzusu. Peki sinematik video gerçekten nasıl oluşur. Sadece yüksek fps çekim yapıp slow motion oynatmakla ya da filmlerde kullanılan renk paletlerine benzeyen hazır filtreler ile bu iş bitiyor mu. Kesinlikle hayır. Çünkü profesyonel film yapımcılarının bilerek uyguladığı teknikleri bir mod ile çözmek mümkün olamaz. O halde sinematik video gerçekte nasıl bir şey tanımını yapmamız gerekir. Bu tanım için de sinematik videoyu oluşturan temel kavramları ortaya koymak lazım. İşte bu kavramları aşamalarıyla açıklayarak size kullanılacak kamera ve ekipman hakkında da fikir vermeye çalışalım.

Sinematik Video ve Dinamik Aralık

Sizin de sıkça duyduğunuz profesyonellerin en çok üzerinde durdukları kavram dinamik aralık. Bu kavram içi boş bir sözden ibaret değil. Eğer dinamik aralığı geniş bir kamera ile çekilmiş bir video görüntüsü ile giriş seviye ya da cep telefonu ile çekilen videoyu aynı ekrana alırsanız bariz fark ortaya çıkar. Burdan anlaşılan tabi dinamik aralık kavramı kullanılan kamera ile alakalı. Aynı zamanda videolarınızın film gibi gözükmemesinin ilk nedeni de dinamik aralık. En basit haliyle kamera dinamik aralık bir görüntünün en karanlık alanları ile en parlak alanlarının orantısıdır. Yani bir kameranın dinamik aralağı yüksek ise en parlak alanlarda da karanlık ve gölgede kalan alanlarda da detaylar oldukça fazladır. Post prodüksiyon açısından baktığımızda da işlenmeye müsait oldukça fazla veri var demektir. Pozlamayı ve renkleri istenilen seviyeye taşıyacak kadar detayın olması ise çok şeyi değiştirir. Dinamik aralığın kısıtlı olduğu bir kamera ile çekilen videolarda bu veri az olacağından istenilen seviyeye sonradan getirilmesi mümkün olmayacaktır.

Geniş Dinamik Aralık

Peki biz bir kamerada geniş dinamik aralık olup olmadığını hangi veriye bakarak anlayacağız. Dinamik aralık stop ya da durak olarak ölçülür. Kamera ne kadar stop yakalayabiliyorsa o oranda yüksek dinamik aralığa sahiptir denilebilir. Profesyonel aynasız kameralardan somut bir örnek verecek olursak. Canon’un video odaklı en son hibrit aynasız kamerası olan Canon Eos R5C 15 stop dinamik aralık sağlayabiliyor. Yine aynı seviye Sony A7IV modeli 14 stop aralık sunuyor. Yeni nesil sinema kamerası olan Sony fx 3 ise 15+ stop dinamik aralığa çıkarılmış durumda.

Kamera Dinamik Aralık Karşılaştırması Tablosu

Bu sayılar çok yüksek olsa da 21 stop aralık sunduğu test edilen Red Dragon kameralar da mevcut. Ancak bu duraklar tam olarak kullanılabilir değil. Bunun için 20 stop ile gören insan gözüne ulaşmış değil. Bu nedenledir ki hiçbir kameranın kaydettiği görüntü ile çıplak gözle görünen asla aynı değildir. Bu arada hemen dinamik aralık konusunda yüzde yüz etkili olan video kayıt formatlarını unutmamak gerekir. Bununla ilgili daha önce yayınladığımız  Log Video Format İle RAW Format Arasındaki Farklar

adlı makalemizi okumanız kamera seçiminizde ve kullanacağınız video çekim formatını belirlemenizde size rehberlik edecektir.

Videoda Bit Derinliğinin Önemi

Sinematik Video çekimini belirleyen diğer önemli kavram da görüntülerin bit derinliğidir. Bu da çok duyduğunuz ve farkında olduğunuz bir kavramdır. Yine bilindiği gibi tüm kameralar görüntüleri digital dosyalar olarak yakalar. Bu dosyalar da bit adı verilen veri parçalarından oluşur. Video ve fotoğraf görüntüleri piksellerden meydana geldiğine  göre renkleri oluşturan da piksellerdir. Bir görüntüdeki her pikselin renginin, kırmızı, yeşil ve mavi tonlarının farklı miktarlarının karıştırılmasıyla belirlenir. İşte bit derinliği dediğimiz kavram da  her piksel için üç farklı renk kanalını (kırmızı, yeşil ve mavi) kaydetmek için kullanılan veri bitlerinin  sayısını ifade eder. En çok bilinen bit derinliği 8 bit iken artık Sony, Canon arasında bu alanda da rekabet olduğunu görüyoruz. Üst segment aynasız kameralarda video performansına göre bu sayısı 10 bit ve 14 bit sayılarına kadar çıkabiliyor. Peki bu alanda bir rekabet var. Ama gerçekten bu bit sayısı videolarımızın film gibi olmasına katkı sağlar mı? Kesinlikle evet. Kestirmeden söyleyecek olursak aşağıdaki tablodaki gibi bit sayısı arttıkça renklerin daha çok tonunu yakalayabilirsiniz.

Videoda bit sayısı nedir?

Bu renk zenginliği de çok uzman bir renk işleme operatörü olmasanızda video edit sırasında farklı renk paletlerini kullanabilmenizi kolaylaştıracaktır. İşte bu sayede çok beğendiğiniz sinema filmlerindeki kullanılan zıt renk paletlerinizi kendi videonuza taşımanız anlamına gelir.

Videoda düşük bit derinliği nedeniyle karşılaşılacak en büyük olumsuzluk ise yapaylık ve renk şeritleridir. Böyle bir görseli beyaz dengesi ve pozlama ile düzeltmeye çalıştığınızda karşınıza çıkan sonuç da muhtemelen aşağıdaki gibi bir parçalanma olacaktır.

Kamera Gama Eğrileri ve Sıkıştırma İşlemi

Videoda renk ile alakalı diğer konular da gama eğrileri ve kayıtta son aşama olan sıkıştırma eylemidir. Bu iki kavram aslında sizin sonradan postta nelere müdahale edip edemeyeceğinizi belirler. Yine en basit şekilde anlatmaya çalışalım. Gama eğrisi dediğimiz kavram sahip olduğunuz kameranın görüntülerin renk ve parlaklık bilgilerini saklama biçimidir. Bu eğri kamera markalarına göre de değişkenlik gösterir. Gama eğrileri, doğası gereği doğrusal veya doğrusal olmayan şekilde olabilir. Doğrusal olmayan bir gama eğrisine sahip bir videonun  gölgelerinde ve vurgularında daha fazla bilgi tutulur. Bu bilgiler de edit işlemiyle detay olarak videonun son çıkış haline yansıtılır. Rec.709 ve Canon Cinema Gamut temelde en çok bilinen gama eğrileridir. Bu gama eğrilerinin sunduğu renk uzayları sinema sektöründe en çok tercih edilenlerdir. Yine kameraların teknik özellikleri incelendiğinde kullanılan bu gama eğrisi belirtilir. Örnek olarak Canon R5C aynasız kameranın Gama eğirisi teknik özelliklerinde Canon Log 3, HDR-HLG, HDR-PQ, Rec2020, Rec709 olarak belirtilmiştir. İşte bunların hepsi doğrusal olmayan gama eğrileridir. Bu kamera ile çekilen görüntülerde dinamik aralıkta yüksek olacaktır.

Rec.709 renk uzayı

Renk verilerinin saklanmasını etkileyen diğer önemli durum da kameranın sıkıştırma işlemidir. Çok daha teknik bir konu olan bu sıkıştırmaya sadece renk örneklemesi denildiğini söyleyerek detaya girmeyelim. Ama bilgi olarak bunun en iyisi nedir denildiğinde formülize edilmiş ifadesi 4:2:2 ‘dir. Bu ifade Raw formatlı bir videoda görüntünün sıkıştırılmamış, renklerin ise sadece yarı yarıya sıkıştrılmış olacağını söyler ki ideal olan kayıt oranı budur. Bu teknik veri de görüntü sıkıştırma oranı olarak tablolarda yer almaktadır.

İşte aslında daha fazla detayı olan sinematik videoya dair temel kavramları en anlaşılır haliyle anlatmaya çalıştık. Gördüğünüz gibi sinematik video denildiğinde anlaşılması gereken gerçek veriler bunlardır. Bu kavramlar dışında tabi kameraya takılacak kaliteli lens, destek ekipmanları ve kurgu işlemleri de tamamlayıcı unsurlardır. Bu kadar önemli veriler ortada dururken sadece bir sinematik mod ile bunları sağlayamayacağınızı anlamışsınızdır. Yine bu anlattıklarımızdan çıkarılacak bir sonuç da ” Videonu postta düzelt’den çok uygun kamera ile kaliteli video kaydet.” olmalıdır. Profesyonellerin bir kamerada baktığı bu teknik veriler ışığında sinematik video gerçeklerini ve aynı zamanda bir aynasız hibrit kamerada video performansını belirleyen kavramları da anlatmış olduk. Bundan sonra  video çekim tekniklerini ve kavramlarını başka yönleri ile de anlatmaya devam edeceğiz. Takipte kalın.

Erdem Kılavuz

Fotografium İçerik Editörü,İstanbul Ünv. Radyo-TV mezunu.30 yılı aşkın süredir fotoğrafçı ve fotoğraf eğitmeni.

Subscribe
Bildir
guest

0 Yorum
Inline Feedbacks
View all comments
0
Would love your thoughts, please comment.x