Sabit Lens Rehberi – Lens Alırken Bilmeniz Gerekenler

0 Shares

DSLR ya da aynasız bir kameraya geçmenin en büyük faydası ihtiyacınıza göre farklı lensler deneyebilecek olmanız. Sabit lensler odak uzaklığı ve çeşitlilik olarak bir sürü seçenek sunar ve zoom lenslerle kıyaslandıklarında bir sürü avantaj sağlarlar. Ayrıca, belirli bir odak uzaklığı tercihi gibi (50mm, 85mm) spesifik alanlara odaklanmak size fotoğrafçılığınızı geliştirme imkanı sunacaktır. Dahası, yeni bir sabit lens her zaman hayal ettiğiniz close-up fotoğrafı elde etmenize imkan tanımak ya da düşük ışık koşullarında daha iyi performans sunmak gibi çok önemli avantajlar sağlar.

Herhangi bir lens tercihi yapmadan önce size önerim önce bu yazıyı, daha sonra lenslerle ilgili hazırladığımız videoyu, son olarak da sitemizde bulunan seviyeye göre fotoğrafçı kitlerine göz atmanız.

Fotoğraf: Depositphotos

Fotoğraf: Depositphotos

Sabit mi Zoom mu?

Zoom lensler tabi ki her eve lazım. Tek bir pakette çoğu odak uzaklığına sahibiz ve istediğimiz kompozisyon için sürekli lens değiştirmek zorunda değiliz. Ancak bu büyük güç aynı zamanda zoom lenslerin zayıflığına da işaret ediyor. Çoklu odak uzaklıkları düşük kaliteye sebep olur. Performans ve boyuttan taviz vermek zorunda kalırız. Çok iyi zoom lensler de var evet ama onlar da genellikle çok yüksek fiyatlardalar. Bunun yanında, sabit lensler sabit bit odak uzaklığı yani sabit bir amaca hizmet ederler. Lensiniz hem daha kompakt bir boyutta olacak hem de görece çok daha iyi optik performans verecektir. Başka bir avantajı ise şu, çalışma mekaniğine bakıldığında sabit lenslerin hareket eden alanları çok daha azdır. Bu nedenle  de genel kullanımda daha az hasar oluşma ihtimali vardır. Ayrıca sabit lensler zoom lenslere göre daha keskin bir görüntü verirler. Işık sapma oranı çok daha düşüktür. Bu gibi farklılıklar görüntüde net belli olur, özellikle de günümüz DSLR ve aynasız makinaların sensörü düşünüldüğünde. Diğer büyük farklılık ise sabit lens kullanan bir fotoğrafçının zoom yapma kolaylığından mahrum olmasıdır. Bu, fotoğrafçının bakış açısını kolaylıkla değiştiremeyeceği bir durum yaratır. İstediğiniz açıyı bulmak için daha fazla hareket etmeniz gerekir. Dolayısıyla da çekim esnasında açı bulurken daha dikkatli, düşünceli olunmasını sağlar. Bu açıdan bakıldığında sabit lens için seçtiğiniz odak uzaklığı en önemli faktör haline geliyor.

Odak Uzaklığı (mm) Seçimi

Farklı odak uzaklılıkları belirli konulara ya da stillere daha uygundur. Örneğin bazı firmaların sitelerinde 85mm gördüğümüzde yanında Portre Lensi ibaresini görürüz. Ya da “35 mm – Sokak Fotoğrafçısı İçin” gibi. Bu aslında lensten ne beklediğinizle ya da nasıl bir görüş açısı istediğinizle de doğrudan alakalı. Örneğin sıkışık iç mekanlar geniş ya da ultra geniş açı lenslerin uzmanlık alanıdır. Uzak mesafe doğa fotoğrafçılığı ya da spor fotoğrafçılığı ise telefoto lenslerin.

odak uzakliklari

Bilindiği gibi farklı odak uzaklığında lenslerin kendilerine has özellikleri ve boyutları vardır. Örneğin aynı diyafram değerlerinde iki lensten uzun olanı daha sığ alan derinliği sağlar. 100mm 2.8 bir lens, 35mm-2.8 bir lense göre çok daha sığ bir alan derinliğine sahiptir. Ayrıca, tele lensler fotoğrafı daha 2 boyutlu hale getirir ve bir geniş açı lense göre kadrajın arka planını çok daha fazla daraltırlar. Tam da bu nedenle 85 mm portre için idealdir. Düşük alan derinliğinden dolayı arka planı konudan ayırır ve yine konuyu öne çıkarmak için arka planı daraltır ve diğer lenslere göre daha iyi bir portre elde ederiz. Geniş açıların görüş açısı yüksektir ve çektiğimiz konuları büyütürler. Daha fazla alan kapsayabildikleri için mimari, manzara gibi dramatize elementlerin beklendiği fotoğraf alanlarına uygundurlar.

Aklınızda bulunsun: Sensör boyutu da görüş alanını etkiler. Örneğin full frame yani 35mm den düşük boyutlu sensörlere sahip kameralarda kullandığınız lensin mm değeri kameraya başka şekilde yansır. Örneğin APS – C çarpanlı bir kameraya 50mm taktığınızda 1.5 crop faktöründen dolayı görüş açınız 75mm olacaktır. Bu lensin spesifik özelliklerinin değiştiği anlamına gelmez. 50mm hala 50mm dir. Sadece kadrajımız 35mm sensörlü bir kameradaki 75mm gibi bir kapsama alanı elde eder. Crop faktör hakkında daha detaylı bilgi için eğitim videomuzu izleyebilirsiniz.

Sensör küçükse yandık diye düşünmeyin tabi. Bunun da bir avantajı vardır. Fotoğrafçılar daha yüksek mm lere ulaşabilmek için küçük sensörlü makinalar kullanıp normalde ulaşamayacakları mm lere crop çarpanından faydalanarak ulaşırlar. Örneğin Nikon’un AF-S (Yani croplu) 600mm f/4 lensi ya da Canonun EF 60mm f/4 ü croplu bir makinaya takıldığında şirketin en yüksek tele lensi olan 800mm den daha fazla yani 960 mm’ye çıkarlar. Bazı üreticiler lens üretirken  croplu makinaların popülaritesinden faydalanmaya çalışır. Bazı sabit lensler sadece APS-C ya da daha küçük sensörlü makinalar için üretilmiştir. Onları full frame sensörlü bir kameraya taktığınızda doğru kapsama alanı sunmazlar. Örneğin Fujifilm in ürettiği 23mm 35mm ve 56 mm’ye bakalım. Dengesiz değerler değil mi? Ama crop çarpanlı bir makinaya takıldıklarında 23 35mm ye, 35 50mm ye, 56 ise 85 mm ye denk gelecektir. Full Frame bir makina sahibi için bu lensler çok da tatmin edici olmayacaktır.

En düşük diyafram değeri, minimum netleme mesafesi ve oto-netleme motoru gibi özellikler lens seçiminde önemli olsa da seçilen odak uzaklığı en önemli unsur olma özelliğini koruyor. Şimdi odak uzaklığına göre lens kategorilerine bakalım.

Standart Lensler

En yaygın seçeneklerden biridir. Bu lensler 45 derecelik bir görüş açısı sunar. Gözümüzün gördüğü açıyla hemen hemen aynı değerdir. Başlangıç seviyesindeki kullanıcıların arkayı flu yapma amacı dışında aslında geçiş için uygun olmasının bir başka sebebi vizörden bakmadan, gözümüz yardımıyla nasıl bir kadraj olabileceğini kestirebilmemiz. 20. yüzyılın en büyük fotoğrafçılarından Henri Cartier-Bresson  gibi birçok büyük fotoğraf sanatçısı 50 mm yi favori lensi olarak göstermiştir. Bresson “göz gibi hareket ettiği” için çoğunlukla 50 mm kullanmıştır. Bu lensin dünyayı deneyimlediğimize benzer şekilde fotoğrafçıya hayatı kadrajlama imkanı verdiğini düşünür. Standart görüş açılı sabit lensler ayrıca üretimi kolay, bütçesi uygun ve küçük oldukları için de çokça tercih edilir. Her seviye fotoğrafçıya uygun kalitede standart lensler vardır. Örneğin Nikon’un 50mm 1.8 G serisi ve Canon’un 50mm 1.8 EF serileri düşük diyafram değeri ve uygun fiyatlarından dolayı başlangıç seviyesindeki bir fotoğrafçının zoom lensten sabit lense geçişinde ilk tercihtir. Ya da profesyonel seviye bir fotoğrafçı için Zeiss’ın Otus Distagon 55mm lensleri oldukça uygundur.

_MG_8093

Telefoto Lensler

Fotoğrafçılar normal lensin yanında biraz daha uzaklara gidebilmek isterler. Burada devreye tele lensler girer. Telefoto lensler genellikle 80mm’ yle 400mm arası lenslerdir. Daha yüksekler süper telefoto lens olarak adlandırılır. 85, 100, 135 ilk akla gelen seçeneklerdir. Her biri birbirinden karakteristik olarak ayrılır. Ama odak uzaklığı yükseldikçe, arka planda daha fazla daralma, daha sığ alan derinliği ve daha fazla mesafe olacaktır. Portre için genellikle 100 mm altında, idealde de 85 mm kullanılır. Daha yüksek mm’lerde fotoğrafçıyla konu mesafesi baya artacağı için modele bağırmak zorunda kalabilirsiniz. Ayrıca 100 mm altı değerler elde çekime imkan tanır ve alan derinliğinden de taviz vermezsiniz. Standart telefoto lensler ve süper telefotolar müthiş bir mesafe avantajı sağlar. Nadir bir kuş türü ya da sahanın diğer tarafındaki bir futbolcuyu çekmek istiyorsanız telefoto lensten başka bir şansınız yok. Bu lenslerin handikapı ise boyutları ve diyafram değerleri. Odak uzaklığı arttıkça daha geniş diyafram değerleri kullanmamız gerekir. Bununla beraber daha uzun ve ağır bir lens ve dar bir görüş açısı birleştiğinde en çok ihtiyacımız olan şey tabi ki lenste stabilizer olması. Bu nedenle özellikle 200mm üzerindeki telefoto lenslerin çoğunluğunda stabilizer bulunur. Bu sabitleyiciler sayesinde kamera titremesinin önüne geçilir. Resim sabitleme düşük enstantene değerlerinde çok işe yarar. Ek olarak video çekimi düşünüldüğünde de elde çekimlerde titreme oranı büyük oranda azalıcaktır.

© Lester Picker

Geniş Açı Lensler

Bazen her istediğinizi kadraja alamazsınız. Bir grubu fotoğraflıyorken ya da en sevdiğiniz mimari yapıyı. Genellikle 35mm altında olan geniş açı lensler geniş görüş açılarıyla bu sorunumuzu çözmek için varlardır. Manzara, mimari, sokak fotoğrafçılığı gibi alanlarçekmek için dışarı çıkıyorsanız önceden makinanıza geniş açı bir lens takmanız çoğu sorununuzu çözer. 28, 35mm gibi lensler görüş açınızı artırdıkları için bazı fotoğraf alanları için elzemdir. Daha geniş kadraj kabiliyetinin yanında, geniş açılar dizaynından dolayı başka avantajlar da sağlar. Bunlardan biri düşük odak uzaklığından dolayı sahip oldukları alan derinliği. Portre için ideal olmasa da, bütün sahneyi net bir şekilde fotoğraflayabiliyor olmak manzara ve mimari fotoğraflar için çook önemli bir artı.

© Randy Scott Slavin

Geniş açıların bir başka kategorisi olan balık gözü lensler de oldukça popüler. Bu lensler 8mm gibi en geniş açılardır. 180 derecelik bir görüş açısı sağllayarak sürreal bir kadraj elde etmenizi sağlarlar. Bir ortamın bir bütün olarak atmosferini fotoğraflamak istiyorsanız balık gözünü tercih edebilirsiniz.

macro_cover-1500x1000

Özel Lensler

Sabit lenslerin özelliği belirli bir amaç için en yüksek kaliteyi sunabilmeleridir. Bu amaca yönelik olarak makro lensler 1:1 oranında büyütmeye imkan tanırlar ve çok düşük netleme mesafelerinde çalışabilirler. Ayrıca farklı boyutlarda bulunurlar. Geniş açı makro ya da telefoto makro gibi.

Yazının başında da belirttiğim gibi lenslerle ilgili hazırladığım videoyu ve hazırladığımız fotoğrafçı kitlerine göz atmanızı öneririm. Sonrasında gönül rahatlığıyla lens tercihi yapabilirsiniz. Hoşça kalın.

youtube-abone

Kapak Fotoğrafı: Depositphotos
Gökhan Gök

Yönetmen & Müzisyen. Marmara Üniversitesi Sinema Televizyon Bölümü'nü birincilikle bitirdi. TURSAK Geleceğin Sineması Ödülü, Boğaziçi Film Festivali En İyi Senaryo Ödülü sahibi. Çeşitli sinema ve reklam filmlerinde senaristlik ve yardımcı yönetmenlik yaptı. Fotografium'un Youtube yüzü.

Subscribe
Bildir
guest

3 Comments
En Yeni Yorumlar
En Eski Yorumlar
Inline Feedbacks
View all comments
Murat ÖZTÜRK

50mm lens kullaniyorum ancak crop faktöründen vizorde gördüğüm alan, istediğim alandan farklı oluyor ve bu defa yer degistirerek kadrajimi ayarlamaya çalışıyorum. Bu da sahneyi kaybetmeme sebep oluyor.
24 mm (x1,6= 38mm ) bir lens almam halinde distortion etkisi fotograflarimi ne kadar etkiler? Yoksa portre cekmedigim, sokak fotografi çektiğim için etkilemez mi?
Aslinda sorum,kısaca şu: full frame 35mm kadraj elde etmek için crop lu makinemde 24mm lens almam doğru bir hareket olur mu?
Teşekkürler

Kerem Oktay Bilgici

50mm 1.4 de gözüm var ne zamandır ama önceliği 24-70 2.8 L ye vermek zorundayım.

Taner Turanli

Sigma 85mm art ve Sigma 24-70 art tartışılmaz bile

3
0
Would love your thoughts, please comment.x