Dünyada Sinema: İnsanoğlu Neyi Ne Zaman başardı?

Magic Lantern
0 Shares

Merhabalar blog.fotografium.com okuyucuları.
Bugün bir değişiklik yapıp, şu an bulunduğu noktayı fotoğraf sanatına borçlu olan bir diğer sanat dalı “sinema“ya bir göz atalım.
Sinema da, fotoğraf gibi-o kadar eski olmasa da- eski zamanlardan bu yana insanoğlu ile birlikte ve yine fotoğraf gibi sürekli gelişimine devam ediyor.

Magic Lantern

Magic Lantern

İnsanlar, sinemayı ilk olarak panayırlarda, sirklerde bir grup insanı eğlendirmek amacıyla kullandı. O zamanlar üzerine figürler çizilmiş camlar, “Magic Lantern” adı verdiğimiz bir aygıta takıp, hikayeler anlatıyor ve anlatımını camdaki figürlerle destekliyordu. Cihazın altın rengi kısmında bulunan mercekler netlik yapma, hemen arkasındaki ahşap bölge boyanmış camı koyma görevlerini görüyordu. En arkadaki büyük kısım ışık kaynağını içinde barındıran bölge ki burada genelde gaz lambası bulunuyordu. Işıkla merceğin yardımları sonucu camdaki görüntü, duvara yansıyordu.

 

Hareketli Görüntünün Keşfi

At fotoğrafları bu şekilde hareketlenerek dünyada bir ilki başardı.

Ancak ilk hareketli görüntü, bu tarihten sonra bulundu. Bir grup insan, atın koşarken ayaklarının yerden kesilip kesilmediği merak etmiş,bunun için Edweard Muybridge‘den yardım istemişler. Bir koşu pistine, 200 metre aralıklarla “camera obscura“lar yerleştirilmiş, atın koşuşuna paralel fotoğraflar çekilmesi için ayarlanmış. Atlar koşmaya başlayınca makineler bir bir fotoğrafları çekmiş. Ve deneyin sonucunda anlamışlar ki atın ayakları yerden kesiliyor. Ancak atladıkları bir konu daha vardı ki bu diğerinden daha önemli, sinemada hareketli görüntünün ilk adımlarını atan kişiler olarak tarihe geçmişlerdir.

 

 

 

 

Bu da bu çabaların sonucu ve şimdiye kadar uzanan sinema sektörünün atası olarak tarihe geçmiştir;

 

Bu tarihten sonra tıpkı fotoğraf gibi sinema sektörü de Kodak aracılığıyla filmlere taşınır.  Bu tarihten sonra sinema, kendini sayısız değişimin ellerine bırakır, çok kez kalıp, format değiştirir. 1920’lerin başında ortak format olarak 35mm ve saniyede 24 kare seçilse de, kullanıcıların isteği doğrultusunda Kodak hemen her talebe cevap verdi. Kodak’ın çıkardığı fimlerden bazıları;

* 1923‘te yarı profesyonel film formatı olan 16mm çıkarıldı. Bu format taşınabilir kameralar için üretilmişti ancak, 1950’lere kadar dünya televizyonları bu formatı haber çekmek için kullandı. TRT ise bu formata 1986’da veda etti.

8mm ve Super 8mm

8mm ve Super 8mm

* 1932‘de yine kullanıcılara uyarak Kodak 8mm‘yi tanıttı. Diğer tüm formatlardan daha uygun fiyatlı, banyosunu evde yapabileceğiniz(Diğerlerini Avrupa ülkelerinde yaşayan insanlar banyo için Stuggart-Almanya’ya gönermek zorundaydı ki bazen bu aylar sürebiliyor), amatör bir formattır; kesinlikle ticari değildir.

* 1965‘te Super 8mm satışa sunuldu. Bu tüm zamanların en uygun filmiydi. Sürükleme delikleri daha küçük, dolayısıyla götüntüyü kaydedeceği çerçevesi 8mm’ye göre daha geniş olan bu film, uzun süre insanların ihtiyacına cevap verdi. Super 8, Standard 8’den %40 daha büyük karelere sahiptir.

Bu formatlar dışında 70mm, IMAX, Sinemaskop gibi formatlar da zaman içinde piyasaya çıkar. 70mm sinema salonları için üretilen, 65mm görüntü, sağ ve sol tarafından 2.5’ar mm ses şeridi olacak şekilde yapıya sahip, pek fazla tutmayan bir film türüdür. IMAX şuanda bile dünyanın en kaliteli formatlarından biridir, ancak inanılmaz masraflı ve nakliyesi, kurması, yönetmesi zor olduğu için her sinemada tercih edilmez. Sinemaskop ise bir mercek aracılığıyla filme sağdan soldan daraltılmış şekilde pozlanan, sinemada gösterilirken ise yine bir mercek aracılığla tüm perdeye dağıtılabilme özelliğine sahip bir formattır; 1967 yılında sinemalara veda etmiştir. Ancak genel kullanıcının sinemayla deyim yerindeyse “haşır neşir” olmasının en büyük mimarları 16mm ve 8/Super 8mm; dolayısıyla yine Kodak’tır.

Artık dijital çağ, her sektörde olduğu gibi sinemada da hakim. 35mm’in dünyadaki en büyük savunucusu olan Martin Scorsese’nin bile önümüzdeki yıl gerçekleşecek olan film projesini dijital çekeceğini duyurduğu bir zaman diliminde, bizim ve diğer film savunucularının teknoloji ile yarışması güç. Sizlere son olarak dünyadaki bazı ilklerin bulunduğu bir video demeti hazırladık. Buyrun, bir de bunlara göz atalım.

Dünyadaki İlk Ses Kaydı / Bir Çocuğun Sesinden Çocuk Şarkısı (1860)

Aslen Siyah Beyaz Olup, Sonradan Kare Kare Elle Boyanmış İlk Sahte Renkli Filmler(1899)

http://www.youtube.com/watch?v=b3g6LYs6V8M

İngiltere’de Yapılan Dünyadaki İlk Gerçek Renkli Film Denemeleri(1902)

http://www.youtube.com/watch?v=3EQQBy5b_bM

Kodak-Kodachrome Marka İlk Rekli Sinema Filminin Deneme Çekimleri(1922)

İlk Renkli Belgesellerden Biri: Londra Tanıtım Filmi

İlk Renkli Türk Filmi: Halıcı Kız Yönetmen: Muhsin Ertuğrul (1953)

http://www.youtube.com/watch?v=GMMX5LHrCzs

İlk Sesli Film: Jazz Singer(1927)

Sinema Tarihinin İlk Film Hileleri, Yapımında CGI(Computer Generating Image) Kullanılmış Bazı Örnekler(1982’den Günümüze)

Dijital Efektlerin İlk Örneği: Abyss Yönetmen: James Cameron (1990)

Subscribe
Bildir
guest

0 Yorum
Inline Feedbacks
View all comments
0
Would love your thoughts, please comment.x